A Monster in Paris - Paris'te Çılgın Macera

Çocuk bakıcılığının ilerleyen günlerinde ne yapacağımı şaşırdım. Aldım veletleri (Bu sefer 2 adet velet var.) sinemaya götürdüm 13.00'da gitmek isteidğimiz filme geç kaldığımız için başka bir film seçmemiz gerekti. Biz de 13.15 seansındaki bu filme gittik.

 Filmin konusunu anlatayım hemen. Biri sinemada çalışan, diğeri dağıtımcılık yapan iki adam bir gün iş için bir botanik bahçesine giriyorlar. Eğlencesine etrafı karıştırıyorlar. Deney tüpleriyle dolu bir yer bulup yanlışlıkla iki deney tüpünün birbirine çarparak kırılmasına sebep oluyorlar. Bunun sonucunda botaniğin emanet edildiği bir maymundan (evet maymun) sıçarayan pire bu iksirlerden etkileniyor ve iki metrelik bir canavara dönüşüyor. Herkes canavardan kaçıyor, ondan kaçıyor ve onu istemiyor doğal olarak. En son ünlü bir şarkıcının sahne aldığı yerde (sanırım aynı zamanda evi de burası çünkü başka bir yerde görmedim O.o) şarkıcı kadınla karşılaşıyor. Kadın da korkup içeri kaçıyor ve kapının önünde durup bekliyor. Dev pire şarkı söylemeye başlıyor ve kadın bundan etkilenip onun kötü biri olmadığını anlıyor. Sonra arkadaş oluyorlar onu kıyafetlerle kamufle ederek sahneye çıkarıyor ve birlikte şarkı falan söylüyorlar. Pirenin devasa olmasına sebep olan adamlarla birlikte, onlara sorun çıkaran belediye başkanından kurtuluyorlar. Sonunda sevgililer bir araya geliyor. Pire normal haline dönüyor falan mutlu son. Şarkılar güzeldi.

Sevdim bu şarkıyı.

 Salon o kadar boştu ki resim bile çektik (karanlıkta olduğumuz için flaşsız tabi). Bu da kardeşimin filme notu. Beğenmemiş.

 Bu da moladayken çektiğim bir resim.